İŞ ZEKASI(BI) ANALİTİK VE KURUMSAL PERFORMANS YÖNETİMİ (EPM) SİSTEMLERİ ARASINDAKİ FARKLAR

İŞ ZEKASI(BI) ANALİTİK VE KURUMSAL PERFORMANS YÖNETİMİ (EPM) SİSTEMLERİ ARASINDAKİ FARKLAR

İş zekası (BI), analitik ve kurumsal performans yönetimi (EPM), bir kuruluşun verileriyle ve bu verilerle ne yaptıklarıyla ilgili terimlerdir. Ne anlama geliyorlar ve farkları neler? Ayrıca şirketinizin hangisine ihtiyacı olduğunu nasıl anlarsınız? Bugün kısaca bu konuya değinelim.

Veri yönetimi oldukça kapsayıcı bir terim,  ayrıca iş zekası (BI) , analitik ve kurumsal performans yönetimi (EPM)  sıklıkla kullanılan terimler ve  hepsi bir arada  iş performansı yönetimi (BPM) olarak yer alır. Bu terimler kurumsal veriler bağlamında ne anlama geliyor ve onları farklı kılan nedir? Peki kuruluşların veri zekası ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak için bu üç farklı yazılım türünden hangisine ihtiyaç duyduklarını tespit etmeleri için neye bakmaları gerekiyor?

Şüphesiz BI ve EPM farklı içerikler ancak günümüzde aynı uygulama içerisinde bulunan çözümlerin olması, birbirinden ayırt edilmesini zorlaştırıyor.

Bu yazımızda ; BI, analitik ve EPM araçlarının ve süreçlerinin neyi temsil ettiği ve ne zaman ihtiyaç duyulacağının daha iyi anlaşılmasına faydalı olacak unsurları sunuyoruz.

BI ve Analitikler—Aynı Madalyonun Farklı Yüzleri:

Kurumsal veri kullanımının kökeninde ilk olarak şüphesiz iş zekası ve analitikler yer almakta. Bu terimlerin ikisi de bir şirket içinde üretilen verilerin alınması ve işlenmesi anlamına gelir ve sıklıkla birbirinin yerine kullanılır, ancak aslında veri işleme ve kullanımının biraz farklı yönlerini içerirler. BI, temel olarak , son kullanıcılara ulaştırılmak üzere bilgilere ulaşılması, bilgilerin toplanması ve ardından biçimlendirilmesi sürecidir, analitik ise  daha geniş bir kavramdır. Analitik, yalnızca verilere erişme ve bunları işleme uygulamasını değil, aynı zamanda eğilimleri anlamak ve belirli sorulara yanıt almak için bu verileri manipüle etmeyi ve detaylandırmayı da içerir.  Yani bir BI aracı temel raporlama, analiz ve manipülasyon işlemlerini gerçekleştirebilirken, analitik, bir trendi tanımlamak ve trendin sonuçlarını araştırmak için biraz daha ileri gider; örneğin bu trendin diğer trendlerle birlikte çalışarak belirli bir etkiyi nasıl etkileyeceğini vb çıkarır.

BI/Analitikler ve EPM Arasındaki İnce Çizgi

Verilerin işlenmesi ve bir şirketin hedeflerine ulaşmasında yardımcı olmak için kullanılmasıyla da ilgili olan ancak BI ve analitikten bir adım daha ileri giden EPM'ye bakmak gerekirse; BI araçları kuruluşların karar verme sürecinde etkili destek elde etmek için büyük hacimli bilgileri analiz etmelerine olanak tanıdığından, BI daha çok iş analizi düzeyinde gerçekleşir. Buna karşılık EPM, kuruluşların iş performanslarını iyileştirmelerine yardımcı olmak için operasyonel, planlama ve organizasyonel düzeylerde kullanılır. BI, belirli ölçümlere ve raporlara dayanarak bir işletmenin farklı bölümlerinin mevcut durumuna ilişkin değerli bilgiler sunabilir. Analitikler, belirli soruları yanıtlamak için bu sonuçları daha derinlemesine inceleyebilir. EPM ise, planlama, strateji oluşturma ve hedeflere göre ölçüm yapma gibi şirket performansını artıracak bir dizi süreci devreye sokarak bu BI ve analiz sonuçlarını kullanır.

EPM sistemleri, iş performansını artırmak amacıyla plan yapabilen, izleyebilen ve aksiyon alabilen işlevselliğe sahiptir . EPM çözümlerini kullanan kuruluşlar bu temel farklılıkları anlayınca ve EPM uygulamalarını geliştirmek için bunları sağlam bir BI temeline oturtmaları gerektiğini keşfedince; dolayısıyla iş zekası ve analitik, etkili EPM girişimlerini uygulamaya koymak için temel platform görevi görmeye başladı.

Hangisi Önce Gelir, BI mı yoksa EPM mi?

BI ve analitik ile EPM gibi veri işleme araçları arasındaki farkı açıklamanın belki de en kolay yolu; BI/analitik platformlarının esasen EPM için bir çerçeve olmasıdır. BI/analitik araçları, büyük hacimli verileri toplamak ve bunları çevrimiçi analitik işleme (OLAP) küpleri, veri ve metin madenciliği, özel analitikler vb. gibi belirli araçları kullanarak analiz etmek için gereken tüm çerçeveyi ve/veya altyapıyı içerir.

EPM sistemi, iş stratejilerini tanımlamak ve yönetmek için diğer yetenekleri desteklemek üzere aynı BI çerçevesini kullanır. EPM araçları bir strateji, plan ve gerçekleştirilecek bir dizi hedef geliştirme sürecinde yardımcı olur. Normalde bir EPM bunu puan kartları oluşturarak veya temel performans göstergeleri (KPI'ler) oluşturarak yapar.

Bu nedenle, genellikle önce BI çerçevesi gelir, ardından iş süreçlerini izlemek ve iyileştirmek için bir yönetim metodolojisi oluşturmak üzere mevcut BI setinden yararlanan EPM platformu gelir.

Reaktif ve Proaktif

BI ve EPM arasındaki bir diğer önemli fark, BI ve analitik araçlarının genellikle reaktif, EPM araçlarının ise proaktif olmasıdır.  BI, yöneticilerin günlük süreçte belirli bir iş fırsatına veya riske göre tepki verebilmeleri ve kararlar alabilmeleri için günlük operasyonlarla ilgili bilgileri getirmeye odaklanmıştır. Analitik araçları verilerle biraz daha fazlasını yapar ancak yine de genel olarak reaktiftir ve belirli soruları yanıtlamak için toplanan verilerle ilgilenir. Geçmiş veriler yerine gerçek zamanlı veriler kullanıldığında ve tahminlerde bulunulduğunda bile araçlar değişiklik yapmak yerine açıklama yaptıkları için hâlâ reaktiftir.

EPM'nin amacı, bir strateji oluşturmak ve iş süreci sonuçlarını amaç ve hedeflerle karşılaştırmaya hizmet eden belirli araçlar aracılığıyla iş süreçlerini iyileştirmektir. Bu yaklaşımla EPM araçları, kuruluşların performans ölçmesine ve gerekirse düzeltici eylemde bulunmasına olanak tanıdığından proaktif olarak görülebilir. Dolayısıyla, bir yolun veya planın yeni bilgilere dayalı olarak değiştirilmesine izin vermek, EPM'yi bu açıdan BI/analitikten ayıran özelliktir.

Teknoloji ve Strateji

BI, raporlamayı, görsel araçları vb kullanarak, değerli veri analizi sunmanın bir yolu olarak teknolojik bir platform olmayı amaçlar; analitikler bu platformda belirli istenen sonuçlara dayalı olarak verileri daha fazla analiz etmek için çalışır. EPM, iş performansı ölçümünü (dengeli puan kartı, altı sigma stratejisi ve hatta toplam kalite yönetimi (TQM) yaklaşımı gibi araç ve stratejileri kullanarak) güçlendirebilecek bir çerçeve oluşturmak amacıyla yönetimsel bir yaklaşıma dayanmaktadır.

Temel olarak EPM, performans metodolojisini uygulamak için BI'yı teknolojik bir temel olarak kullanır. Bu nedenle EPM, teknolojiyi işe dönüştürmenin ve veriler (bilgi) ile karar verme (eylem) arasındaki boşluğu doldurmanın bir yolu olarak görülebilir.  Tüm bunları söylemesi kolay ancak uygulamada şöyle de bir gerçek var ki her şirket bir EPM çözümüne sahip değildir veya sahip de olmayacaktır. Peki şirketinizin hangi tür çözüme ihtiyacı olduğunu nasıl anlarsınız?

Doğru Veri Zekası Çözümlerini ve Araçlarını Seçmek

Temel olarak kuruluşunuzun büyük veri hacimlerini analiz etme, değerli bilgiler elde etme ve bunları karar alma sürecinde etkili bir şekilde sunma becerisine sahip olmasını sağlamak istiyorsanız ancak kuruluşunuz henüz karmaşık performans stratejilerinin gerekli olduğu bir düzeyde değilse BI, en son şirket verileriyle bilgilendirilmiş kurum çapında veya departman bazında iş stratejilerini takip ederek geleceği planlamanız ve iş süreçlerinin performansını takip etmeniz gerekiyor ise de  bir EPM sistemine ihtiyacınız olacaktır.

Pek çok modern EPM platformunun içinde, EPM uygulamalarından gelen verileri raporlamak ve analiz etmek için kullanılabilen yerleşik BI ve analiz araçları bulunur.

Ayrıca, EPM sistemine entegre olanlardan ayrı olarak bağımsız BI ve analiz araçları da vardır.

Kuruluşunuzun, kurumsal kaynak planlama (ERP) sistemindeki veriler, satış veya pazarlama verileri veya tedarik zinciri verileri gibi EPM sisteminizin dışındaki veri kaynaklarına erişebilen BI araçlarına ihtiyacı varsa, analiz araçları yerine bağımsız BI ve EPM çözümüne entegre olan çözümler daha uygun olacaktır.